17 Aralık 2010 Cuma

Tugra ile annesinin aski

Bu aralar resmen Tugra ile ask yasiyoruz. Beni opucuklere boguyor. Bazen bilgisayarda maillerime bakarken, gelip gelip kolumu opuyor. Bazen kucagimda uyuturken boynumu opuveriyor. O an tabi ben mest olup gulmeye baslayinca o da guluyor. Ben de onu opmeye basliyorum sap sup. Eee tabi uyku muyku hikaye oluveriyor. Bazen gece uyaniyor, kucagimda uyumuyor, besiginin yaninda tek kisilik bir yatak var oraya yatiyoruz yanyana. Ellerini yuzume koyuyor, cici yapiyor. Gozlerim doluveriyor.

Vay be...Diyorlardi annelik baska birsey diye ama bu kadarini tahmin etmiyordum.

Kucucuk boyuna bakmadan, evin icinde volta atiyor. Buyumeye baslayinca iyice tatlilasti. Papagan gibi ne dersem tekrar ediyor. Bazen televizyonda transa gecmis 'aa' diye kendi kendine konusarak cizgi film izlerken, kendimi Tugra'ya dalmis buluveriyorum. Yuzunun her hattini ezberlemeye calisiyorum. Cunku biliyorum bir sonraki gun degismis olucak. Her aninin tadini cikarmaliyim, cunku zaman cok cabuk geciyor ve Tugra cok cabuk buyuyor.

Anlatmasi cok guc bir duygu yogunlugu icindeyim. Bazen bakiyorum 'Sen gercekten benim oglum musun? Benim oglum bu kadar guzel mi yaa?' diye sasirirken buluyorum kendimi. Belki hafif bir benzetme olucak ama, hep almayi hayal ettiginiz super bir araba dusunun.Bir gun o araba kapinizda, hani bakip bakip inananmaz ya insan. Iste Tugra'ya baktigimda o hissin milyonlarca fazlasini hissediyorum.

Ve surekli su dusunce var aklimda, kim bilir dunyada bir yerlerde ne uzgun anneler var cocuklari hasta diye, sivil savasin ortasinda olanlar var. Kim bilir insanlar ne hayatlar yasiyor. Allah butun cocuklari annelerine bagislasin. Baska soze gerek yok....