İkinci çocuk kararını
verene kadar yaklaşık 3 sene düşündüm sanırım. Ölçtüm biçtim tarttım. Hatta
bakınız burada yazıya da döktüm (İkinci çocuk???) Tuğra üç yaşına geldiğinde “Ben kardeş
istiyorum” diyince ise, ölçüp biçmenin sonuna geldim. Herşey bir yana, Tuğra’yı
kardeşsiz bırakmamak büyük bir motivasyon oldu benim için. E bir de baktım
düşündükçe daral geliyor, “yap kurtul” dedim kendi kendime. “İkinci çocuk olduktan
sonra inşallah ve büyük bir ihtimalle pişman olmayacaksın, ama yapmazsan keşke
yapsaydım diyeceksin”.
İkinci çocuğu
beklediğim şu günlerde, Tuğra 4 yaşında. Kendi kendine yemek yiyebiliyor,
üstünü kendisi değiştirebiliyor, tuvalet ihtiyacını kendisi giderebiliyor. Bir
tek kendi kendine uyuması kaldı, onu da halledeceğiz diye umuyorum (bir süredir
umuyorum). Anneanne babaanneye sıklıkla ve rahatlıkla bırakılıp, baş başa
takılıp avarelik yapılabiliyor ve hatta tatile bile gidilebiliyor. Yani şu an
Tuğra’nın üstümüzde pek bir yükü kalmadı. Evimizde yaşayan küçük bir adam o da.
Arada soruyor muyum
kendime, “Kızım sen canına mı susadın?” diye. Hormonlarımdan mıdır nedir,
anaçlığım hat safhada olduğu için karnımı okşayıp, iyi ki de geliyor diyorum
çoğunlukla. Biliyorum zor olacak. Tam da rahata ermişken tekrar baştan
başlayacak herşey. Bir üç sene daha bekleyeceğiz tekrar rahata erebilmek için. Ama
bu sefer daha kolay olacak. (Secret dediğimiz). Hem bir tane de küçük yardımcım
olacak. Etraftan duyduklarıma göre, Tuğra kıskanacak ve bir sene kendine
gelemeyecek. Ama o da geçecek.
Hep gözümün önüne iki
kardeşin el ele tutuşup yürüdükleri geliyor, ya da ikisinin bizim yatağa
geldikleri, dördümüzün yattığı. “Anne” diye ikisinin koşarak gelip, bana
sarıldıkları (Bu satırları yazan gebe kişinin gözleri dolmuştur bile.). Sonra
kardeş kavgası yaptıkları, benim olaya müdahale ettiğim, sonra o anın
naifliğini onlar büyüyünce gülerek hatırladığım. Anne, baba, iki çocuk, çekirdek aile olarak gezmeye gittiğimiz. Tüm bunlar alıp götürüyor
bütün endişelerimi. Her ne yaşayacaksam ikinci çocuk olduktan sonra, ki umarım
ekstra bir durum olmaz, hepsine değecek biliyorum.
İşte bu yüzden, ikinci
çocuk tüm zorluklara bilerek ve isteyerek göğüs germektir bana göre. Karşılığında
aldığınız manevi tatminse paha biçilemez. En azından ben öyle olacağını
düşünüyorum. Demem o ki canınıza susayın anacım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder